İNCİ PASTANESİ GERCEKTEN TARİH OLDU






YANGINDAN MAL KAÇIRIR GİBİ...

Emek Sineması'nın kapatılmasına karşı oluşturulan "Emek Bizim İstanbul Bizim" platformuna bağlı çalışma yürüten aktivist D.Ö.'nün gözaltına alınması sırasında, arkadaşları polise engel olmaya çalıştı. Mimar Mücella Yapıcı, Avukat Can Atalay'ın da girişimleri sonçsuz kalınca D.Ö. gözaltına alınarak karakola götürüldü.

YARGITAY TAHLİYE KARARI VERDİ

İnci Pastanesi'nin de hizmet verdiği tarihi Cercle d’orient (Serkildoryan) Binası’nda bulunan işyerlerinin tahliyesine başlanması, yerel mahkeme kararının Yargıtay’da kesinleşmesi sonrası oldu.

Serkildoryan kompleksinde restorasyon projesine girişen Emek İnşaat ve İşletme A.Ş.'nin 2010'da açtığı tahliye davasında, İstanbul 8. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilen tahliye kararını değerlendiren Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, "Tahliye kararının yerinde olduğuna" karar verdi.

Yargıtay'ın gerekçeli kararında konuyla ilgili 27 Nisan 2011'de çıkan üçlü bilirkişi raporunda üçe iki tahliye yönünde karar çıktığı belirtilerek "tahliyeye gerek olmadan da tadilat yapılabileceği" yönündeki "karşı görüş"e "itibar edilmediği", bu nedenle de tahliye talebinin "yerinde olduğu" ifade ediliyor.


1960 yılında 12 yaşındayken çırak olarak işe başlayan İnci Pastanesi'nin işletmecisi Musa Ateş şunları söyledi:

“Size hoş geldin demek içimde gelmiyor. Sağır sultan duydu ancak bizi yönetenler sesimizi duymadı. Bizim amacımız, bu tarihi bina ve içinde bulunan mekanların aslına uygun yapılmasıydı. Biz onlardan başka bir şey istemedik. Birileri bir kültürü var etmek istiyorsa bu kültürün hakkı birey hakkıdır. Ben bugüne kadar size hizmet etmekten gurur duyuyorum. Ama ne yazık ki benim gurur duymam yetmiyor. Ben herkesten özür diliyorum. Mağdur olan halktır. İnci Pastanesi inci yapan halktır. Halkı hiçe mi saydınız. Utansınlar, arlansınlar. Çünkü bu tarihi mirası bana emanet olarak bırakmışlardır. 1944'den beri İnci Pastanesi aynı yerde devam ediyor. 1960 yılında 12 yaşında buraya geldim. İçeride 24 personel çalışıyordu" dedi.


Daha sonra pastane önüne gelen Mimar Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Mücella Yapıcı; “Gün geçmiyor ki İstanbul'un tarihi ve kültürel değerleri hukuka uygun olduğu tartışılır bir takım hukuksal kararlarla yok edilmekte. Bugün burada gerçekten üç nesil bize hizmet veren ve Beyoğlu'nun olmazsa olmaz simgelerinden İnci Pastanesi'ne reva görülen bir tahliye manzarası izliyoruz. İnci Pastanesi Türkiye çapına yayılmış hepimizin ecdanının anılarında çok önemli yer eden bir kültürel değerimiz. Dünyada bu değerler gözlerinin bebeği gibi korunurken, bizde maalesef emek sineması gibi bir takım rant mekanizmalarına alet olmak üzere yeni bir kararla yok edilmek üzere. Üstelik burada hukuk gerçekten evrensel kuralları ile işletilmeden...

Mimarlar Odası olarak Emek Sineması'na bağlı Serkidoryan kompleksine açtığımız davada üç bilirkişi bu projenin aleyhine karar vermişken mahkeme bir bilirkişinin raporuna rağbet ederek bu kararı almıştı ve bu karar tarafımızdan yüksek yargıya götürülmüştür ve henüz bu dava sürmektedir. Fakat bu dava sürerken alelacele yangından mal kaçırır gibi hiçbir uyarı ve önlem yapılmadan 70 yıllık tarihi mirasımız ve kültürel simgemiz İnci Pastanesi bugün gözlerimizin önünde adeta yağmalanır gibi taşınmıştır. İnsanlık dışı bu uygulama pastane sahiplerine bir üç gün dahi kendilerini toparlama için müsaade edilmemiştir" dedi.

68 YIL ÖNCE AÇILDI

İnci Pastanesi, 1944 yılında Luka Zigoris tarafından bugünkü yerinde, yani Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde 124 numaralı tarihi binada kapılarını açtı. Profiterolü ile


Doğan Hızlan'ın 'İnci'si


Hürriyet yazarı Doğan Hızlan, gençliğinden sıkça uğradığı İnci Pastanesi'ni anlattı:

"İnci, profiterol tatlısı ile ünlenmişti. İnsanlar sinemaya giderken ya da iki sinema arasında ya da bir iki kitapçı dolaşırken oraya da uğrardı. Ben de uğrardım. Ben orada çok profiterol yemedim. Ancak, diğer bir ürünü olan ayva peltesini çok severim. Bu tatlı şeffaf kağıtlara sarılırdı. Her Beyoğlu'na çıktığımda alırdım. Sahibi olan bir Rum vatandaşımız vardı. Onun sürekli asma katta oturduğunu ve aşağıya baktığını hatırlıyorum. Onun asma kattan aşağı bakışını hiç unutmam... Ayrıca çok lezzetli paskalya çörekleri de yaparlardı. Eğer hayatımızdan çıkarsa orayı çok ararız. Böyle yerlerin yıkılmaması ve hayatımızdan çıkmaması gerekiyor."

SEVDİĞİM KOZMOPOLİT İSTANBUL



ünlü pastanenin bugünkü işletmecisi Musa Ateş, pastaneye ilk adımını 12 yaşında attı.

İnci Pastanesi ile ilgili sonun başlangıcı ise 6 Haziran 2010’da kira sözleşmesinin tek taraflı feshedilmesi sonrası yaşandı.

SELİM İLERİ: DOĞAL KARŞILIYORUM

"Yaşadığım İstanbul" adlı bir kitabı da bulunan ünlü yazar Selim İleri ise pastanenin kapanmasını, "Ne yazık ki doğal karşılıyorum" sözleriyle değerlendirdi. İleri, Hürriyet Dünyası'na şunları söyledi:

"İnci Pastanesi İstanbulun gerçek sembollerinden biriydi; özellikle Beyoğlu'nun... Ama İstanbul'un altı asırlık silüetini apar topar değiştirebildiğimize göre İnci'nin kapanmasını da ne yazık ki doğal karşılıyorum."

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BİR PERİ MASALI

TEŞEKKÜRLER PINAR İNANÇ AKAR